Bilindiği üzere devlet memurları hizmet süreleri çerçevesinde 1 yıldan 10 yıla kadar hizmet yılı olanlar 30 gün yıllık izin hakkına sahip olabilmektedir. Bu izinler alınırken memurların en çok merak ettiği şey örneğin 10 gün izin alınırken izinlerin 5+5 parça parça kullanılıp kullanılmayacağı konusu, bu konuya açıklık getirmek gerekirse ;
657 Devlet Memurları Kanununun ;
" İzin " başlıklı kısmın
Madde 23 – Devlet memurları, bu kanunda gösterilen süre ve şartlarla izin hakkına sahiptirler. " ve aynı kanunun
Yıllık izin:
Madde 102 – (Değişik: 31/7/1970 - 1327/46 md.) Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gündür. Zorunlu hallerde bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebilir.
Yıllık izinlerin kullanılışı:
Madde 103 – Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Birbirini izliyen iki yılın izni bir arada verilebilir. (Değişik cümle: 6/7/1995 – KHK-562/2 md.) Cari yıl ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin hakları düşer. Öğretmenler yaz tatili ile dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar.Bunlara, hastalık ve diğer mazeret izinleri dışında, ayrıca yıllık izin verilmez. Hizmetleri sırasında radyoaktif ışınlarla çalışan personele, her yıl yıllık izinlerine ilaveten bir aylık sağlık izni verilir" şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
Maddeler beraber inceleneip değerlendirildiğinde bu izinlerin nasıl kullanılıcağı yönünde 62 Seri no'lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği, 140 Seri no'lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği ve 154 Seri no'lu Devlet Memurları Kanunu Tebliği yayımlanmıştır.
Tüm bu hsusular çerçevesinde görüldüğü üzere izinlerin parça parça kullanılmasının mümkün bulunduğu ancak bununla ilgili net bir düzenleme olmadığı gibi yıllık iznin kullanılması şekli genelde idari amire bırakılmış olduğu için bu konuda idarenin takdir hakkı olduğu sitemizce değerlendirilmiş olup kurumların bu konuda amir olarak karar verme hakkı kendilerinde olduğunu düşünmekteyiz.